İçsel Aile Sistemleri
- Melek Merve Erkılınç Gül
- 4 Haz
- 2 dakikada okunur

İnsan zihni, tek bir bütün gibi görünse de aslında birçok farklı parçadan oluşur. Bazen içimizde çelişkili sesler duyabiliriz: Bir yanımız cesur adımlar atmak isterken, diğer yanımız korkuyla geri çekilir. İçsel Aile Sistemleri (Internal Family Systems - IFS) terapisi, bu içsel parçaları tanımayı ve onlarla sağlıklı bir ilişki kurmayı amaçlayan güçlü bir terapi yöntemidir.
IFS Nedir?
IFS, Amerikalı terapist Dr. Richard Schwartz tarafından geliştirilen bir psikoterapi modelidir. Bu modele göre, insan zihni bir içsel sistem gibi çalışır ve içinde farklı alt kişilikler (parçalar) barındırır. Bu parçalar, hayatımız boyunca edindiğimiz deneyimlerin ve duygusal tepkilerin bir yansımasıdır.
IFS, her bireyin içinde üç temel bileşen olduğunu öne sürer:
Öz (Self): Merkezde bulunan, bilgelik, merhamet ve içsel huzur taşıyan yönümüzdür. Gerçek benliğimizdir.
Koruyucular: Bizi geçmiş travmalardan, acı verici anılardan veya olumsuz deneyimlerden korumaya çalışan parçalardır. Bunlar ikiye ayrılır:
Yönetici (Manager) Parçalar: Günlük hayatımızı düzenleyerek bizi olası zarar ve duygusal acıdan korumaya çalışan bölümlerdir. Örneğin, mükemmeliyetçilik veya aşırı kontrol ihtiyacı gibi.
İtfaiyeci (Firefighter) Parçalar: Acıyı bastırmak için hızlı çözümler üretirler. Örneğin, aşırı yeme, bağımlılıklar veya öfke patlamaları gibi davranışlar sergileyebilirler.
Sürgünler (Exiles): Genellikle geçmiş travmalarla bağlantılı, bastırılmış veya unutulmaya çalışılan parçalardır. Çocuklukta yaşanan incinmeler, reddedilme korkusu veya derin üzüntüler bu kategoriye girer.
IFS Nasıl Çalışır?
IFS terapisi, içsel sistemimizin farkına varmamızı, parçalarımızı anlamamızı ve onların iyileşmesine rehberlik etmemizi sağlar. Terapi sürecinde, danışan önce parçalarını keşfeder ve onların hangi rollerle hareket ettiğini anlamaya çalışır. Daha sonra, bu parçalarla diyalog kurarak onları rahatlatır ve Öz’ün liderliği ele almasını sağlar.
Bu süreçte kullanılan temel adımlar şunlardır:
Farkındalık: Kişinin içsel parçalarını tanımlaması ve onların varlığını kabul etmesi.
Empati ve Şefkat: Bu parçaların neden var olduğunu anlamak ve onlara yargısız bir şekilde yaklaşmak.
Bağ Kurma: Öz’ün liderliğinde parçalarla sağlıklı bir ilişki geliştirmek.
İyileştirme: Travma taşıyan parçaların (sürgünlerin) güvenli bir şekilde açığa çıkmasını sağlamak ve onlara şefkat göstermek.
IFS Terapisinin Faydaları
IFS, bireyin kendisiyle barışmasını ve içsel çatışmalarını çözmesini sağlayan etkili bir yöntemdir. Terapinin bazı temel faydaları şunlardır:
İçsel huzur ve dengeyi artırır.
Geçmiş travmaları iyileştirme sürecini destekler.
Özgüven ve öz-şefkati geliştirir.
Duygusal tepkileri daha sağlıklı yönetmeyi öğretir.
Bağımlılık, depresyon ve anksiyete gibi durumlarda olumlu etkiler yaratır.
IFS ile Kendinize Daha Yakından Bakın
IFS terapisi, iç dünyamızla bağlantı kurmamızı ve kendimizi daha derinden anlamamızı sağlar. Hepimizin içinde bir bilge, bir koruyucu ve incinmiş bir çocuk var. Önemli olan, bu parçalarımızı reddetmek veya savaşmak yerine, onlarla barışmak ve şefkatle yaklaşmaktır. Çünkü ancak içimizdeki tüm parçalarla uyum içinde yaşadığımızda gerçek özgürlüğü ve huzuru bulabiliriz.
IFS, yalnızca bir terapi yöntemi değil, aynı zamanda bir kendini keşfetme yolculuğudur. Eğer içsel seslerinizin sizi yönettiğini hissediyorsanız, belki de onları dinleme ve şefkatle anlamaya başlama zamanı gelmiştir. Unutmayın, içinizdeki her parça, sizin bir parçanızdır ve her biri sevgi ve kabul görmeyi hak eder.
Comments